6 Mayıs 2016 Cuma

AHLAK FELSEFESİNİN TEMEL SORULARI

Ahlak felsefesinin yanıtlamaya çalıştığı temel soruların başlıcaları şunlardır:
■ Kişiden beklenen, eylemlerinin ahlaka uygun olmasıdır. Peki, insan eylemlerinin kendisine yöneldiği, bir amaç var mıdır? Varsa ahlaki eylemin amacı nedir?
■ Toplum bazı eylemlerde bulunmaya izin veriyor, bazılarını yasaklıyor. O zaman kişi, toplumun iyi dediklerini yapmak, kötü diye nitelediklerini yapmamak durumunda kalıyor. Bu da düşünen insanın karşısına şu soruyor çıkarıyor. Acaba toplumca saptanan ve kişilere zorla kabul ettirilmek istenen eylem biçimleri gerçekten “iyi” midir?

Ahlak Felsefesinin Temel Soruları

• Ahlaki eylemin amacı (varsa) nedir?
• İyi nedir?
• Tüm insanların ortaklaşa benimseyebilecekleri evrensel ahlak yasalarını (varsa) ilkeleri nelerdir?

• İnsan yaradılışı bakımından bencil (egoist) mi yoksa özgeci mi? Başka bir deyişle insanın doğası ahlaklı olmaya elverişli midir?


• İnsan ahlaki eylemde bulunurken özgür müdür? Onda özgür istenç var mıdır?
Ahlak felsefesi bu ve buna benzer sorulara yanıt arayan bir disiplindir, örnek olmak üzere bunlardan üçünü açıklayalım.


AHLAKİ EYLEMİN BİR AMACI VAR MIDIR?

Ahlak filozoflarının ahlaki eylemin bir amacı olup olmadığı sorusuna olumlu yanıt verdiklerini söyleyebiliriz. Ancak ahlaki eylemin bir amacı, olduğunda birleşenler bu amacın ne olduğu üzerinde anlaşamamışlar, soruya farklı yanıtlar vermişlerdir. Bunların önde gelenleri mutluluk, haz, fayda, ödev'dir.





İNSAN AHLAKİ EYLEMDE BULUNURKEN ÖZGÜR MÜDÜR?

 İnsan ahlaki bir kararda bulunurken bu kararı, özgür olarak mı, yoksa çeşitli etkenlerin etkisiyle mi almaktadır? Başka bir deyişle insan karar verirken, seçme yaparken özgür müdür, değil midir? Bu soru ahlak felsefesini önemli sorularından biridir. Filozoflar uzun bir süre özgürlük sorununa ya determinist ya da indeterminist bir gözle bakmışlardır. 

Deterministlere göre insanın istenç ve eylemleri içten ve dıştan gelen nedenlerle belirlenmiştir. İnsanın kararları, içinde bulunduğu koşullara bağlıdır. Bu koşullar istenci belirler ve kişinin özgür karar vermesini engeller.

İndeterministler ise yukarıdaki görüşlerin genel olarak tersini savunurlar. Onlara göre kişi karar verirken bütünüyle özgürdür.
 Determinizm bizi, her şeyin önceden belirlenmiş olduğuna, insanın önceden belirlenmiş olanları hiçbir şekilde değiştiremeyeceği görüşüne, bir tür yazgıcılığa (fatalizme) götürür. İkinci görüş yani indeterminizm ise özgürlük için sınır tanımaz.

Otodeterministler ise istenci ve ahlaki eylemleri bir kişilik ürünü olarak görürler. Bu görüş istenç ve ahlaki eylemin kaynağını, kişiliğe dayandırdığından özgürlüğe de yer vermiş olmaktadır. Otodetermistler için, özgürlük doğanın bize bir armağanı değildir. İnsanın özgür olarak doğduğu savının da gerçekle bir ilgisi yoktur. Tam tersine insanın bilgi birikimini zenginleştirerek, kişiliğini geliştirerek ve aklını kullanarak özgürleşmiştir. Bu da bizi şu sonuca götürür: Kişilikleri gelişmiş olanlar, gelişmemiş olanlardan daha özgürdür.

Deterministler, indeterministler ve otodeterministler görüşlerini destekleyici psikolojik, sosyolojik hukuksa ve ahlaki çeşitli kanıtlar ileri sürmüşlerdir. Ancak pratik nedenler insanın özgür olduğu, ama bu özgürlüğün hiçbir koşula bağlı olmayan bir özgürlük olmadığını göstermektedir.

Her şeyden önce insanın özgür olduğunu kabul etmek durumundayız: çünkü özgür olmayan bir kimseyi eylemlerinden ötürü sorumlu tutmak akıl ve gerçeklerle çelişir. Ayrıca “İnsan özgür değildir” dersek ahlakı ortadan kaldırmış oluruz; çünkü bir kişinin yapıp ettiklerinden sorumlu tutulabilmesi, kararlarını özgürce alabilmesine bağlıdır. Kısacası, özgürlük ahlakın ön koşuludur. Öte yandan özgürlük, gönlümüzün dilediğini ya da canımızın istediğini yapmak demek değildir. Özgürlük baskıyı, zorlamayı dışarıda bırakır, ama sorumluluğu değil.

Özgür insan; sorumluluklarını bilen, seçimini ona göre yapan, kendini düzeltmek, olgunlaştırmak, daha ah­laklı olmak için çaba harcayan insandır. İşte bir insanın ne istediğini ve niçin istediğini bilerek eylemde bulunma­sına özgür eylem, bu anlamdaki özgürlüğe de ahlaki özgürlük denmektedir. Ancak ahlaki özgürlük eylemin yürütülmesi ve gerçekleştirilmesi anlamında bir yapma özgürlüğü değil,karar özgürlüğüdür. Bir lise öğrencisi iyice düşündükten sonra doktor ya da pilot olmaya karar verebilir. Bu kararında özgür olması başka şey, bunu sı­nav sonucu ya da sağlık raporu nedeniyle gerçekleştirip gerçekleştirememesi başka şeydir.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder